21 Temmuz 2008 Pazartesi

Oğluşa Öyküler

Her uykudan evvel Kıpırcan'a öykü anlatıyoruz. Bazen kitap okuyoruz ancak genelde çabuk uyusun diye karanlıkta hikaye ve öyküler anlatıyoruz (ben ve eşim). Ki zaman zaman yorgunluktan öykü bitmeden uyuyup kaldığı oluyor. Öyküler, okuduğumuz kitaplardan varyasyonlar, bizim bazı geçmiş maceralarımızdan esintiler, o sıralar favorisi olan oyuncak veya çizgi film karakterler üzerine oluyor. Kıpırcan çoğunlukla bir istek öyküsü ile başlıyor.

Ör:
- Annecim, bir tane tren hikayesi anlat.
- Hangi tren olsun oğluşum?
- Bu sefer mavi tren olsun.

Duruma göre araya bizden farklı konularda öyküler girebiliyor. Tamamen doğaçlama olan bu öyküler bazen abuk başlayıp güzel sonlanabiliyor veya düzgün başlayıp sonu toparlanamadığı için durup dururken "kedinin de uykusu geldiği için evine dönmüüş" diye bitebiliyor. Bazen de başından sonuna güzel öyküler çıkıyor. Ben de bu öyküleri buraya not almak ve paylaşmak istiyorum.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok hoş gerçekten.bazen ben de abuk sabuk şeyler ortaya çıkarabiliyorum.Bazende o an müthiş bir başarı ile zırvalayıp hatırlayamadıklarım oluyor.Ama eğlenceli oluyor.Çocuk büyütmek zor olduğu kadar bu yönleri ile keyifli öyle değil mi? sevgiyle ve sağlıkla büyütün şekercikleri.Öpüyorum yanaklarından kocamann.

Pratik Anne dedi ki...

Oyle valla. Insanin bir yanda kaybettigi yaraticiligi boyle abuk sabuk yerlerde geri geliyor.
ben optum sizin kizlari da.